Sosyal Hizmetin Dili: İngilizce

0

Yabancı dil öğrenmek konusunda ilkokuldan, üniversite çağına kadar onlarca insandan tavsiyeler duymuş olmamız bir rastlantı olabilir mi? Elbette hayır. Küreselleşen Dünyamızda küresel sosyal ağlar gibi küresel diller de mevcut. Dünyanın en çok konuşulan dili İngilizce de bunlardan biri (1.120.000.000). Sosyal hizmet alanında da incelemek istediğiniz birçok makaleyi İngilizce olarak görebilmeniz mümkündür. Özellikle ”Sosyal Hizmete Giriş”, ”İnsan Hakları ve Sosyal Hizmet”, ”Sosyal Hizmet Uygulaması”, Sosyal Hizmet Temel Alanlar ve Eleştirel Tartışmalar” gibi sosyal hizmet mesleği için temel kitaplar sayılan bu kitapların yazıldığı dil İngilizcedir. Söz konusu kitaplar birer çeviri eseri olduğu için çevirisinden okunan her şey gibi birtakım eksiklikleri içinde barındırır. Bu kitaplardan herhangi birini inceleme fırsatını yakaladıysanız dilinin çok ağır ve karmaşık olduğunu görebilmeniz mümkündür. Böyle bir durumda sosyal hizmet öğrencilerinin de bu tipte kitapları okuma isteklerini azaltmaktadır. Diğer alanlarda olduğu gibi sosyal hizmet alanında da elde edilen ve kullanılan kaynakların önemli bir bölümü İngilizce olarak yazılmaktadır. Lisans, Yüksek Lisans veya Doktora tezlerinizde de Türkçe kaynakların kısıtlı olması sebebiyle İngilizce, Almanca gibi kaynaklara yönelmenizde fayda olacaktır.

KPSS İçin Gerekli Mi? 

Sosyal hizmet mesleğine dair tek hedefiniz KPSS ve memur olabilmek olsa da evet İngilizce gerekli. Akademisyenlik veya araştırma alanlarına yönelmeyecek olsanız bile yeni bir dil öğrenmek ve bu dilde yazılan eserleri orijinalinden okuyabilmek size yeni bakış açıları kazandırabileceği gibi alanınıza dair güncel olayları ve gelişmeleri de yakından takip edebilme olanağına sahip olabilirsiniz. Sosyal hizmet uzmanları memur, özel, sivil toplum örgütleri, akademisyenlik vb. nerede görev yaparsa yapsın alanı ile ilgili gelişmeleri takip etmekle yükümlüdür. Sosyal hizmet uzmanı gelişmeye açık olmalıdır. Bu yüzden evet, tek hedefiniz KPSS olsa da dil öğrenmeniz ”sıradan” bir sosyal hizmet uzmanı olmak istemiyorsanız gerekli.

Yabancı Dil Öğrenmek İçin En Uygun Zaman

Yeni bir dil öğrenmek istiyorsanız en uygun zaman tam da bu düşüncenin kafanızdan geçtiği andır. Aklınıza gelen eylemleri uygulamak için en doğru zaman ne zaman uygulasam diye düşündüğünüz andır. Hayat akışında çoğu düşüncemizi, planımızı daha çok zaman var diyerek ertelediğimiz olmaktadır ancak zamanın ve ömrümüzün hızlı bir yolculuk olduğunu unutmamak gerekir. Bu hızlı yolculukta sürekli olarak gelişim ve değişimin bir parçası olduğumuzu unutmadan ilerlemek gerekir. Bu yüzden ”yabancı dil öğrenmeye başlasam mı” düşüncesi kafanızdan geçtiği anda adım atın.

Yabancı Dil Öğrenmek İçin Kolaylaştırıcı Teknikler

Öncelikle her şeyde olduğu gibi yabancı dil öğrenmek de sabır ve emek isteyen bir yoldur. Bunun bilincinde olarak aşağıdaki adımları uygulamanız size yabancı dil öğrenme konusunda olumlu yönde bir etki yapacaktır.

1- Planlama yapın: Planlama size zaman kazandırıp işlerinizi belirli bir düzen içinde halledebilmenize olanak tanıyacaktır. Unutmayın ”rotasız bir gemiye hiçbir rüzgar yol gösteremez.” Rotanızı belirleyin. Hedeflerinizi oluşturun.

2- İngilizce egzersizler yapın: Öğrenmek istediğiniz yabancı dil, İngilizce, Almanca, Fransızca, Arapça hangi dil olursa olsun öncelikle o dilin yapısını, kurallarını, dil bilgisini bilmeniz gerekmektedir. Bu yüzden bu bilgileri öğrenebilmek için internet üzerindeki egzersiz çalışmalarını yapabilir veya ek kaynak kitaplarla egzersiz çalışmalarınızı destekleyebilirsiniz.

3- Egzersizleri ciddiye alın: Yaptığınız egzersizleri ciddiye alın. Yanlışlarınızı veya eksik kaldığınızı düşündüğünüz noktaları YouTube, Udemy gibi sitelerden çeşitli video ve dersler izleyerek takviye etmeye çalışın.

4- Bilen birine danışın: Udemy, YouTube gibi siteler yeterli gelmiyor ve yanlışlarınızı anlamak noktasında sıkıntılar yaşıyorsanız bilen birine danışmakta yarar vardır. Bu kişiler; arkadaşlarınız, öğretmenleriniz, yakın çevreniz, kurs hocalarınız olabilir. Yanlışlarınızı ve eksik kaldığınız noktaları sormaktan çekinmeyin. Ne demiş büyükler, ”bilmemek değil öğrenmemek ayıptır.”

5- Orijinal dili İngilizce olan diziler izleyin: İngilizce öğrenmek sadece sanıldığının aksine ders kitaplarından veya İngilizce kurslarının yardımıyla olacak bir iş değildir. Yabancı diziler izlemek, podcastler dinlemek, kitap okumak, şarkılar dinlemek ve yabancı arkadaşlar edinmeniz İngilizce öğrenmenizi yüksek düzeyde kolaylaştıracak eğlenceli aktivitelerdir. İzleyeceğiniz dizilerdeki söz kalıplarına, kullanılan dile ve telaffuza dikkat etmeniz halinde bu kelime öbeklerini otomatik olarak hatırlamaya başlayacaksınız. Bu durum da İngilizce öğrenmenizi olumlu derecede kolaylaştıracaktır. How I Met Your Mother dizisi size önerebileceğim dizilerden biridir. Hem konusunun eğlenceli olması hem de anlaşılabilir ve yalın bir İngilizce kullanılması bu diziyi dil öğrenmek isteyenlerin favorisi haline getirebilir. Unutmadan ekleyelim Barney Robin, Ted Mosby’den daha sempatik.

6- Yurtdışı ve erasmus fırsatlarını değerlendirmeye çalışın: Bir dili öğrenmenin en iyi yollarından bir diğeri de o dilin hakim olduğu yerde bulunabilmektir. Okullarımızda her ne kadar lisans aşamasında 2 yıl boyunca İngilizce eğitimi verilse de haftada 2-4 saatlik eğitimle öğrenebileceklerimiz ne yazık ki sınırlıdır. Yurtdışı, erasmus, exchange student programları gibi programlarla yurtdışında bulunabilmek ve mecburi olarak yabancı dil konuşmak zorunda olmak sizi dil öğrenme konusunda bir üst seviyeye taşıyacaktır. Hem yabancı dili konuşmanız mecburi olduğu için zihninizi öğrenmek için zorlamaya başlayacaksanız hem de farklı kültürlerden gelen bireylerle etkileşim içinde olacağınızdan eğlenceli bir deneyim olacaktır. Erasmus ve exchange student programları için üniversitenizin web sitesinden detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz. Ayrıca öğrenci işlerinizden de bilgi alabilirsiniz.

7- Dil kursları: Günümüzde yabancı dil öğrenmek isteyenlerin tercihleri arasında yabancı dil kurslarını da görebilmek mümkündür. Birbirinden farklı onlarca marka yabancı dil eğitimi sektöründe boy gösteriyor. Yine de dil kursu seçiminde dikkat etmeniz gereken bazı temel noktalar mevcut.

  • Fiyat: Fiyat araştırmadan yapacağınız her türlü kurs girişimi ne yazık ki gerçekçi olmaz trajikomik bir durum olsa da ilk dikkat etmeniz gereken noktalardan biri fiyat. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmakta yarar var.
  • Eğitim kalitesi: Yabancı dil kursları azımsanamayacak derecede astronomik fiyatlar tutun da minimal tabir edilen asgari düzeyde fiyatlara kadar her türden çeşitlilik gösterebilmektedir. Fiyat konusunda bütçenize göre belirli bir aralık belirledikten sonra eğitim kalitesine bakmalısınız. Öğretmenlerden, ders içeriklerine, kur saatlerine, sağlanan imkanlara, kullanılan kaynaklara bakmanız ve buna göre bir karar vermeniz gerekmektedir. Özellikle son dönemde her şeyin sanallaşmaya başlamasının bu açıdan olumlu etkileri görebilirsiniz. Araştırdığınız yabancı dil kursunu internetten aratıp öğrenci deneyimlerine bakabilirsiniz. Ne derler bilirsiniz, ”yaşayan bilir.”
  • Odak noktası: Gitmek istediğiniz yabancı dil kursunun odağı para olmamalıdır. Bu tip kurslar ne yazık ki oldukça fazla. Gerçekten samimiyetine güvendiğiniz ve size güven veren köklü kurumları tercih edin.

Yabancı dil öğrenmeniz sadece sosyal hizmet anlamında değil Dünya görüşünüzü genişletmek ve farklı kaynakları takip edebiliyor olmanızı sağlayacaktır. Yabancı dile dair bütün sınavları unutun YDS, TOEFL, YÖK-DİL hepsi sizin yeterliliğinizi ölçmek ve hedeflerinize ulaşmak konusunda sadece birer basamak olacaktır. Söz konusu bu sınavlarda başarısız olsanız bile yabancı dil öğrenmeyen herkesten bir adım önde olacaksınız. Yaptığımız en büyük yanlış, hayatlarımızı sadece sınav endeksli kurmamız. Sınavları unutun, bir dil öğrenmemizin amacı sadece belirtilen sınavlardan başarılı olabilmek gibi basit bir amaç olmamalı. Bir dil bir insan, iki dil insan felsefesinden yola çıkarsak bir kişi düşünmek yerine iki kişi gibi düşünür ve iki kişinin sağlayacağı verimi tek başınıza sağlayabilirsiniz. Bu yüzden ”sosyal incelemede İngilizlerle mi muhattap oluyorum sanki kardeşim” düşüncesi yerine sosyal hizmet bakış açımı geliştirebilirim, uluslararası eğitimleri, sempozyumları takip edebilirim şeklinde bir düşünce geliştirmeniz son derece önemlidir. Bu yüzden harekete geç. Yeni ufuklar sana bir düşünce kadar yakın.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.