Anne Dizisi 1.Bölümü ve Sosyal Hizmet İlişkisi

Japon yapımı Mother’dan uyarlanan Anne Dizisi’nin ilk bölümü dün akşam Star Tv’de yayınlandı. Dizinin ilk bölümünde Sosyal Hizmetler ile ilgili bir sahnenin geçmesi üzerine bu yazıyı kaleme alma gereği duydum.

-Melek, ilkokula giden bir kız çocuğu

-Babası erken yaşta vefat ediyor, annesi Şule ile birlikte Cengiz isimli bir adamın yanında yaşamaya başlıyorlar.

-Cengiz isimli şahıs Melek’e şiddet uyguluyor ve Şule bu durum karşısında sessiz kalıyor

-Melek, Şule ve Cengiz bir gecekondu mahallesinde yaşıyor.

-Mahalleliler Şule ile Cengiz’i imam nikahlı olarak biliyorlar.

-Cengiz, Şule’yi eğlence sektöründe çalıştırarak Şule üzerinden para kazanıyor,

-Melek kendisi ile barışık, mutlu olmayı bilen, kendi hayal dünyasında yaşayan bir çocuk,

-Annesinin birçok ihmaline karşı annesinin açıklarını kapamaya çalışan Melek, yetersiz beslenme sonucu bir gün okulun tuvaletinde bayılıyor.

-Sezgin isimli öğretmen, çocuğun yetersiz beslendiğini, fiziksel gelişim açısından yaşıtlarına kıyasla geride olduğunu, çocuğun şiddet gördüğünü fark ediyor ve durumu Sosyal Hizmetlere bildiriyor.

-Sosyal Hizmetlerden bir görevli okula geliyor ve Sezgin Öğretmene “somut kanıt olmadan bir şey yapamayız, ya bir hastane raporu ya da bir tanık gerekiyor” diyerek çıkıp gidiyor.

-Bunun üzerine Sezgin Öğretmen ailenin çocuğu istismar ettiğine dair kanıt toplamaya çalışıyor ancak başarılı olamıyor ve “Sosyal Hizmetler de tutturmuş kanıt diye, nasıl kanıtlayayım” diye serzenişte bulunuyor yanındaki Zeynep Öğretmene

-Zeynep Öğretmen, geçici olarak okulda çalışan bir memur, projesi onaylanana kadar okulda çalışıyor, Melek’in sınıf öğretmeninin gelmediği günlerde derse giriyor ve Melek ile o zaman tanışıyor,

-Melek, Şule ve Cengiz tarafından ağzı kapalı bir poşetin içine konup çöpün yanına bırakılarak ölüme terk ediliyor

-Okuldan ayrılacak olan Zeynep Öğretmen, duygusal bağ geliştirdiği Melek’i son kez görmek için evine gidiyor ancak Melek’in poşet içinde ölüme terk edildiğini fark edince onu kaçırma planı yapıyor ve çocuğu kaçırıyor.

Oyunculuk ve senaryo anlamında tartışmasız çok iyi bir dizi ve hayatın içinden konulara değiniyor. Ancak sosyal hizmetler ile ilgili sahnesi insanların sosyal hizmetler algısını olumsuz yönde etkileyebilir. Dizideki bir sahne bu kadar etki edebilir mi insanların algısına diyebilirsiniz ancak söz konusu dizi 25 Ekim 2016 günü reyting oranlarında 2.sırada yer aldı.

Çocuğun bedenindeki morlukları fark edince okulun harekete geçmesi son derece doğru bir davranış ancak sosyal hizmetlerden gelen kişi böyle bir durum karşısında hemen harekete geçer. Kaldı ki bu ülkede aslı astarı olmayan bir sürü BİMER başvusu karşısında bile hemen inceleme süreci başlatılıyor.

Sosyal Hizmetleri işin içine katmadan da dizi çekilebilirdi. Zaten okul müdürü, Sezgin öğretmenin kaygılarını abartılı bulmuştu ve harekete geçmek istememişti. Kimse bir okul müdürünün çocuk istismarı konusundaki ihmalini yanlış anlamayabilir çünkü okul müdürleri bu konuda bilgisiz olabilirler. Ancak Sosyal Hizmetlerden gelen bir kişinin duyarsız kalması aynı etkiyi yaratmaz.

Son olarak şunu belirtmek isterim. Dizinin ilk bölümünü izlerken Melek isimli çocuğu Şeker Portakalı’ndaki Zeze karakterine benzettim. Zeze de Melek de şiddet görüyor ve yoksul bir ailede yaşıyor, ikisi de kendi hayal dünyasında yaşıyor, Zeze’nin ağacı, Melek’in tavşanı var ve ikisi de nesne kaybı yaşıyor, Zeze de Melek de kendisine değer veren, ilgilenen birisi ile kaçmak istiyor. Zeze bunu başaramadı çünkü adam öldü, Melek ise başardı gibi görünüyor.